Takriri Sünnet nedir?
Takri-i sünnet, Hz. Muhammed (sav)’in ashabından bir veya birkaçını farz ibadetleri veya helal ve haramla ilgili şeyleri yapmaktan men etmemesi veya kendisinin aynı konularda bilgilendirilmesidir. Yani Peygamber Efendimiz’in ashabının veya o konudan haberdar olanların yaptığı bir şeyi sözlü veya fiilen tasvip etmesi anlamına gelir. Takri-i sünnetin İslam hukukunda önemli bir yeri vardır. Kur’an’ın açık bir hükmü bulunmayan konularda Peygamber Efendimiz’in onayladığı davranışlar da İslam’ın bir parçası sayılır.
Takrir Sünnetinin Niteliği
Sünnetin mahiyeti hakkında farklı görüşler vardır. Bazı âlimler, takriri sünneti, Hz. Peygamber’in bir şeyi engellemeyi terk etmesi olarak anlamışlardır. Bu görüşe göre, Hz. Peygamber bir şeyi yasaklamaktan veya engellemekten kaçınmışsa o şey helal veya mübah sayılır. Başka bir görüşe göre, takriri sünnet Hz. Peygamber’in bir şeyi onaylaması anlamına gelir. Bu görüşe göre, Hz. Peygamber bir şeyi gördüğünde veya kendisine bildirildiğinde yasaklamamışsa o şey doğru ve uygun sayılır. Takriri sünnetin mahiyeti hakkındaki bu farklı görüşler, uygulamada önemli bir fark yaratmaz. Çünkü her iki görüşe göre de, Hz. Peygamber’in onayladığı davranışların İslam’ın bir parçası olduğu kabul edilir.
Takriri Sünnetin Özellikleri
Takriri Sünnet’in bazı özellikleri şu şekilde sıralanabilir: Takriri Sünnet, yalnızca farz ibadetler ve helal-haramla ilgili konularda geçerlidir. Takriri Sünnet, Hz. Peygamber’in sahabe veya kendisine bildirilen kimseler tarafından yapılan bir şeyi onaylamasıyla gerçekleşir. Takriri Sünnet, sözlü veya fiili olarak gerçekleştirilebilir. Takriri Sünnet, Hz. Peygamber’in o konuda bilgisi olduğuna dair bir görüş varsa geçerlidir.
Takrir Sünnetinin Hükmü
Tekrîrî sünnetin hükmü konusunda da farklı görüşler vardır. Bazı alimler takriri sünnetin tavsiye edilen bir davranış olduğunu söylemişlerdir. Bu görüşe göre Peygamberimizin onayladığı davranışları yapmak sevap kazandırır, yapmamak ise günah değildir. Bir başka görüşe göre ise tekriri sünnet vacib bir davranıştır. Bu görüşe göre, farz ibadetler gibi Peygamber Efendimiz’in onayladığı davranışları yapmak da farzdır. Takriri sünnetin hükmüne ilişkin bu farklı görüşler uygulamada önemli bir farklılık yaratmamaktadır. Çünkü her iki görüşe göre de Peygamber Efendimiz’in onayladığı davranışlar İslam’ın bir parçası olarak kabul edilmektedir.
Takriri Sünnet Örnekleri
Takriri sünnetin pek çok örneği vardır. Bu örneklerden bazıları şunlardır: Hz. Peygamber Efendimiz, ashabından birinin namazda secde ederken ellerini kavuşturduğunu görmüş ve bu konuda bir şey söylememiştir. Bu Hz. Demek ki Peygamber Efendimiz namazda ellerin birleştirilmesini onaylamıştır. Hz. Peygamber Efendimiz, ashabından birinin bir konudaki kararını doğru bulmadıysa düzeltirdi. Ancak kararında bir yanlış görmüyorsa onayını gösterirdi. Hz. Peygamber’e, bir kimsenin bir konudaki davranışının doğru olup olmadığı sorulsa ve o da bu konuda bir şey söylemese, o, Hz. Demek ki Peygamber bu davranışı tasvip etmiştir.
Takrir Sünnetinin Önemi
Tekrîri sünnetin İslam hukukunda önemli bir yeri vardır. Kur’an-ı Kerim’in açık hükmü bulunmayan konularda Hz. Peygamber’in onayladığı davranışlar da İslam’ın bir parçası sayılır. Bu nedenle tacriri sünneti bilmek ve uygulamak önemlidir. Tekriri sünnetin önemi şu şekilde sıralanabilir: Tecriri sünnet, Kur’an-ı Kerim’in açık hükümlerini tamamlar. Takriri sünnet, İslam hukukunun gelişmesine katkıda bulunur. Takriri sünnet, Müslümanların Hz. Peygambere itaat etmelerine yardımcı olur.
Bir yanıt bırakın