Müstezad Nedir 2024-2025 Güncel Bilimsel Bilgiler – Sözlük Anlamı Ne?

Mustazat Nedir?
Müstezat Arapça kökenli bir kelimedir. Kelime anlamı “arttırılmış, çoğalmış”tır. Divan edebiyatında her satıra kısa bir satır eklenerek oluşturulan nazım şekline müstezat denir. Müstezat, gazelden türetilen bir nazım şeklidir. Gazelden farkı her satırına kısa bir satır eklenerek oluşturulmasıdır. Bu kısa çizgilere “ziyade” denir. Müstezatta gazellerdeki gibi uzun çizgiler vardır. Uzun çizgiler genellikle mefâîlün/mefâîlün/mefâîlün/mefâîlün kalıbıyla yazılır. Kısa çizgiler, uzun satırların metrelik bir kısmını kapsayacak şekilde yazılır. Örneğin uzun çizgiler mefâîlün/mefâîlün/mefâîlün/mefâîlün kalıbında ise kısa çizgiler mefâîlün veya mefâîlün kalıbında yazılır. Müstezâtlarda kafiye düzeni gazellerdekiyle aynıdır. Kafiye şeması genellikle aa xa xa xa şeklindedir. Ancak bazı müstezatlarda farklı kafiye şemaları da kullanılabilmektedir. Müstezatlarda genellikle gazellerde olduğu gibi aynı konular işlenir. Ancak müstezatlarda farklı konular da ele alınabilir. Mesela tasavvuf, tarih, felsefe gibi konular da müstezatlarda ele alınabilmektedir.

Müstezat örnekleri
Divan edebiyatında mütezat örnekleri oldukça fazladır. Bu örneklerden bazıları şunlardır:

Fuzuli’nin “Gül-i canı görünce gül” mısrasıyla başlayan mütezadı
Hayali’nin “Seni bütün kalbimle sevdim” mısraıyla başlayan şiiri
Süleyman Çelebi’nin “Sen hafızanla gülen bir kalpsin” dizesiyle başlayan mezar taşı yazısı

Müstezatların Özellikleri
Müstezatlar şu özelliklere sahiptir: Her satıra kısa bir satır eklenerek oluşturulurlar. Uzun satırlar gazellerdeki gibidir. Kısa çizgiler, uzun satırların metrelik bir kısmını kapsayacak şekilde yazılır. Kafiye düzeni gazellerdeki gibidir. Genellikle gazellerdekilerle aynı konuları ele alırlar.

Mustazatların Tarihi
Müstezat, divan edebiyatının geç döneminde ortaya çıkan bir nazım biçimidir. Müstezat’ın ilk örnekleri 16. yüzyılda görülmeye başlanmıştır. Müstezat, 17. ve 18. yüzyıllarda yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu dönemde birçok şair müstezat yazmıştır. 19. yüzyılda müstezat kullanımı azalmaya başlamıştır. Ancak 20. yüzyılda müstezat, özellikle Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati şairleri tarafından kullanılmaya devam etmiştir.

Müstezat ve Diğer Nazım Şekilleri
Müstezat diğer nazım şekilleriyle birleştirilerek de kullanılabilir. Örneğin müstezat-ı gazel, müstezat-ı kıta, müstezat-ı murabba gibi nazım şekilleri ortaya çıkmıştır. Müstezat-ı gazel, gazel ve müstezat nazım şekillerinin birleştirilmesiyle oluşan nazım şeklidir. Müstezat-ı gazellerde gazelin beyitleri müstezatlarla birlikte kullanılır. Müstezat-ı kıta, kıta ve müstezat nazım şekillerinin birleşmesinden oluşan bir nazım şeklidir. Müstezat-ı kıtada ise ayetlerin her satırına kısa bir satır eklenerek oluşturulur. Müstezat-ı murabba, murabba ve müstezat nazım biçimlerinin birleşmesinden oluşan bir nazım şeklidir. Müstezat-ı murabbalarda murabbaların her satırına kısa bir satır eklenerek oluşturulur.
Çözüm
Müstezat, divan edebiyatında kullanılan bir nazım biçimidir. Her mısraya kısa bir mısra eklenerek oluşturulan müstezat’ta, uzun mısralar genellikle gazellerdeki gibidir. Kısa mısralar, uzun mısraların ölçüsünün bir kısmını içerecek şekilde yazılır. Kafiye şeması

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*