Zarf nedir?
Zarf, bir cümleyi yer, zaman, durum, nicelik ve soru açısından tanımlayan bir kelime türüdür. Zarflar bir fiilin, fiilin, sıfatın veya başka bir zarfın anlamını belirtir.
Zarfların Özellikleri
Zarflar bir fiilin, fiilin, sıfatın veya başka bir zarfın anlamını belirtir. Zarflar genellikle cümlede fiilin yakınında bulunur. Zarflar “nasıl”, “ne zaman”, “ne kadar”, “nerede” ve “neden” sorularına cevap verir. Zarflar genellikle basit bir şekilde kullanılır.
Zarf Türleri
Zarflar anlam özelliklerine göre dört ana gruba ayrılır:
Durum zarfları (nitelik zarfları): Bir fiilin veya fiilin nasıl yapıldığını veya nasıl olduğunu belirten zarflardır.
Yer zarfları: Bir fiilin veya fiilin nerede icra edildiğini ve nerede olduğunu belirten zarflardır.
Zaman zarfları: Bir fiilin veya fiilin ne zaman yapıldığını belirten zarflardır.
Adet zarfları: Bir fiilin veya fiilin ne kadar süreyle icra edildiğini belirten zarflardır.
Vaka Zarfları
Durum zarfları, bir fiilin veya fiilin nasıl yapıldığını veya nasıl olduğunu belirten zarflardır. Durum zarfları fiile veya fiile sorulan “nasıl” sorusuna cevap verir.
Fiil kökünden türetilen zarflar:
-ne, -ne, -gibi:
“Koştu.” (Fiil) → “Hızlı koş.” (Fiil + durum zarfı)
“Yazdı.” (Fiil) → “Çok güzel yazdı.” (Fiil + durum zarfı)
-arak, -erk, -a, -e:
“İşe yaradı.” (Fiil) → “Dikkatlice çalıştı.” (Fiil + durum zarfı)
“Okudu.” (Fiil) → “Yavaş okudu.” (Fiil + durum zarfı)
-madan, -madan, -madan, -madan:
“Gitmiş.” (Fiil) → “Gitmeden önce hazırlanın.” (Fiil + durum zarfı)
“Gelecek.” (Fiil) → “Gelmeden önce bana haber ver.” (Fiil + durum zarfı)
Sıfatlardan türetilen zarflar:
-ne, -ne, -gibi:
“Yeşil” (Sıfat) → “Yeşil.” (Sıfat + durum zarfı)
“Çabuk” (Sıfat) → “Çabuk.” (Sıfat + durum zarfı)
-mush, -mush, -mush, -mush:
“Güzel” (Sıfat) → “Çok güzeldi.” (Sıfat + durum zarfı)
“Eski” (Sıfat) → “Yaşlıydı.” (Sıfat + durum zarfı)
Başka kelimelerden türetilen zarflar:
**”Aşağı, yukarı, ileri, geri, içeri, dışarı, yakın, uzak, ön, arka, sağ, sol, çok, biraz, biraz, daha fazla, biraz, yeterli, yakında, şimdi, hemen, yavaşça, hızlı, dikkatli, titizlikle, güzelce, ustaca, beceriksizce, düşüncesizce, bilinçsizce, korkarak, sevinçle, üzüntüyle, öfkeyle, aşkla, neşeyle, kederle, hasretle, hayranlıkla, korkuyla, şaşkınlıkla, merakla, umutla, beklentiyle, arzuyla, arzuyla, isteksizce İstemeden, bilmeden, farkına varmadan, unutmadan, düşünmeden, bilmeden, anlamadan, hissetmeden, söyleyemeden, yapmadan, durmadan, durmadan, koşmadan, yürümeden, uçmadan, yüzmeden, zıplamadan, zıplamadan, emekleme, emekleme, emekleme, koşma, yürüme, uçma, yüzme, atlama, atlama
Bir yanıt bırakın